Yazdır
Kategori: SeyfiK
Gösterim: 3666

“Esas Olan Kazanma Arzusu Değildir, Arzu Herkesin İçinde Vardır. Önemli Olan İnsanın İçinde Kazanmak İçin Gerekli Arzunun Bulunmasıdır.

Bob KNIGHT”

Sayın Veli,

Bu sezon çocuğunuzla çalışma imkanı elde ettiğimiz için çok mutluyuz ve bu fırsatı bizlere tanıdığınız için teşekkür ederiz. Hep birlikte neşeli dakikalar geçirip çok çok eğlenmeye çalışacağız.

Öncelikle şunu belirtmek isteriz. Çocuğunuzun sizin için ne kadar değerli, vazgeçilmez olduğunu ve çocuklarınızın en iyisine sahip olmalarını istemenizin öneminin bilincindeyiz. Bütün veliler gibi, arkadaşları ile ilişkilerinde, sosyal ve günlük yaşamlarında, tabii ki sporda en iyi olmalarını istediğinizi biliyoruz.

Bizlerde çocuğunuza en iyisini sunmayı amaçlıyoruz. Sadece sizin çocuğunuza değil, diğer takım arkadaşlarına da en iyi bilgiyi sunmak görevimizdir. Herkese en iyi hizmeti sunmak ve dolayısıyla mutlu etmek için temel bazı noktalar da sizlerden yardım diliyoruz.

Spora başlayan çocuklar için; unutmayın, istedikleri sporu onlar yapacaklar, bizler değil. Başarı dolu spor günleriniz artık geri de kaldı. Sizden ricamız, eski başarılı günlerinizi çocuklarınızın spor hayatı ile karıştırıp, onların sırtından tekrar yaşamaya çalışmamanızdır. Onları, mağlup olsalar da galip gelseler de, kötü oynasalar da, iyi oynasalar da destekleyin. Kendi arzularınızı yerine getirmelerini onlardan isteyerek, üzerlerindeki baskıyı LÜTFEN arttırmayın.

Siz Veliler; eski günlerinize şöyle dönüp bakın, mahalle maçlarınızda hiç sayı kaçırmadınız mı, kötü pas vermediniz mı? Oyun oynarken, spor yaparken hiç hata yapmadınız mı?  Muhakkak ki yaptınız. Yaşa bakmadan sporda hata yapmak bir gerçektir ve sporun doğasında vardır. Atalarınmış boşuna, “Hatasız kul olmaz.” dememişler. Ancak, sporun bizlere kazandırabileceği en büyük ders çok çalışarak bu hatalarımızı düzeltmemiz, üstesinden gelebilmemizdir.

Siz veliler olarak bu gerçeği gözden ırak tutmamalısınız. Siz, siz olun bundan sonra çocuğunuz oyun veya maç esnasında bir hata yaparsa yüzünüzde sadece bir gülümseme olsun. Kesinlikle yüzünüzü asıp, çocuğunuzu azarlamayın. Gösterdiği gayretten dolayı onu katiyen yermeyin. Sizi mahcup etmesinden, başarısızlığından dolayı onu katiyen yermeyin. Çocuğunuzu antrenöre güvenerek emanet edin. Bir seyirci olun ve çocuğunuzun gösterdiği çabaları alkışlayın. Her zaman olumlu olun, onların oyun haklarına tecavüz etmeyin. Bırakın oynasınlar, eğlensinler, zevk alsınlar.

Aynı zamanda spor yeteneklerini ortaya çıkarmak ve geliştirmek antrenörün görevidir. Lütfen veliler olarak antrenörlerin çalışmalarına ve kafalarında çocuklarınıza ilişkin olarak kurdukları programları ve düzenlemeleri gerçekleştirmelerine izin verin.  Fırsat verin. Antrenörlerin bilgilerini, tecrübelerini çocuklarınıza aktarmaları, onlar için büyük bir fırsattır.

Antrenörleri çocuğunuzu belirli bir pozisyonda oynatmaları için rahatsız edip, zorlamayın. Antrenörlerin, oyuncularını değişik pozisyonlarda oynatmasına izin verin, sizin ısrarınız sadece ve sadece kafanızdaki pozisyonda oynaması için yaptığınız baskıdır.

Çocuğunuzun oynamasında ısrar ettiğiniz pozisyon ya çocuğunuz için doğru bir seçim değilse? Bunu hiç düşündünüz mü? Ayrıca, bırakın çocuğunuz her pozisyonda oynayabilsin ki ileri ki yaşlarda vücut ve yetenek gelişimine göre değişik pozisyonlarda oynayabilsin veya takım değiştirdiğinde yeni antrenörü yeni görevler verebilir. Antrenör, antrenmanlar sırasında tüm oyuncuları yakından izlediklerinden takım ve oyuncular için en uygun ve yararlı pozisyonda oynamalarını isterler.

Veliler, çocuklarının hep oynamalarını isterler. Kenarda oturmalarına tahammülleri yoktur. Antrenörlerin çoğu, kuralların her oyuncunun her an oynayabilmelerine izin verilmesini isterler. Böylece tüm oyuncular bütün bir maç boyunca oynarlar ve antrenörlerin de başları ağrımaz. Ancak, ferdi spor dallarında buna imkan yoktur. Takım oyunlarında bazı oyuncular sahada koşuştururlarken diğerleri kenarda sıralarının gelmesini bekleyeceklerdir.  Antrenörler, bütün oyuncularını çok çok oynatıp, aynı zaman da başarılı olmak isterler. Oyuncuların oyun sürelerinde dengeyi sağlamak hiçte basit ve kolay değildir. Veliler zorluğun farkında olup antrenörlere yardım etmelidirler. Çocukların oyun süreleri ile ilgili serzenişleri varsa antrenörü ile uysalca konuşabilmelidirler. Siz veliler, çocuklarınızın bu konuşmayı yapmalarına izin verin. Ayakları üzerinde durmayı, kendilerini ifade etmelerini öğrenmelerini sağlayın. Sizin de konuşmanızda elbette bir sakınca yoktur. Antrenman sonrasında yapılacak görüşmeler yararlı olabilir. Ancak maç öncesinde veya sonrasında yapılacak konuşmalar hem kırıcı olabileceği gibi hem de hiçbir yarar sağlamayacaktır.

Çocukların yaptıkları spor bizlerin yaptığımız spordan birçok açıdan değişikliler göstermektedir. Günümüzde beklentiler ve baskılar daha çoktur. Kazanmak eğlenmekten çok daha önde gelmektedir. Birçok veli sporu çocuklarının geleceği için bir anahtar, profesyonelliğe yaklaşan bir basamak olarak görmektedirler. Ancak, unutmamalıdırlar ki profesyonellik ancak çok yetenekli ve gereken fedakarlığı yapmayı göze alan birkaç çocuğa nasip olacaktır.  Bu nedenle tek amacımız çocukların çok eğlenceli, neşeli ve başarılı bir sezon geçirmeleri için onlara hep birlikte yardım edelim. Hep birlikte el ele vererek çabalarsak neden olmasın diyoruz.